14 Aralık 2012 Cuma

Ne Zor Şeymiş Ayrılık...


Çok üzgünüm bu aralar.Biliyorum bir türlü düzenli olarak vakit ayıramadım şu bloğa ama inanın sürekli koşturuyorum. Pazartesi yine İstanbul'daydım. Yarimi askere uğurlamak için. Ne  zordu kalbimde bi şeyler koptu gitti sanki. Beş ay Ankara'ya emanet ettim onu. Biliyorum amaaaan iyice abarttın beş aydan bir şey olmaz diyorsunuz ama öyle değil işte. Biz hiç ayrı kalmadık onunla. Öyle zor geliyor ki durup durup yok ben yapamam dayanamam beş koca ay diyorum. 
Gidişi aklıma geldikçe gözlerimden yaşlar süzülmeye başlıyor. 
Ağlamamak için kendini tutmaya çalışması, vedalaşırken ki o hali nasıl içimi yakıyor bir bilseniz. 
Sonra şükrediyorum Allah'a karşıma onu çıkardı diye. Onu beklemek bile nasıl gururlandırıyor beni. Aklımda hep o ne yer, ne içer, nasıl davranıyorlardır, rahat mıdır diye. 
Acemilikte,ustalıkta Ankara'da. Çok iyi çok güzel bir yere düştü biliyorum ama yine de onun özlemi nasıl zormuş. 
Her gün onun sesiyle uyanıp uyudum. Şimdi günde bir kere 5 dakika bile konuşamıyoruz. Allah'dan acemiliği kısa sürecek. Ustalığa geçtiğinde çok daha rahat olurmuş. 
Özlemek çok zormuş, günleri değil dakikaları sayıyorum sanki. 
Biliyorum bir kaç ay sonra alışıcam ama şimdilik aşırı dozda üzüntü halindeyim. Gözümde bir damla yaş hazır bekliyor. 
Aklım başımdan gitti sanki öyle ki 13.12.2012 de olan uçağımın tarihini bile yanlış hatırlayıp bir gün önce yarimi gönderdiğim gün gittim havaalanına. Öyle bir koşuyorum ki bir de, inşallah geç kalmamışımdır dediğimde karşımdaki kız "keşke hiç acele etmeseydiniz asla geç kalmazdınız demesiyle, nasıl yani dedim, kız sizin uçağınız yarın" deyince şok geçirdim tabi. 
İşte böyle günler geçiriyorum ben. Üzgün, hiç bir şeyden zevk almayarak.
Önüme bakıyorum yaklaşık olarak Ocak 20 ye kadar sürekli seyahat halindeyim yine. 
İzmir'de anne ve babamın evine seyahat, arada bir hastalanan ananemin evine seyahat, daha sonra yarimin yemin töreni için Ankara'ya seyahat. Orada geçen iki günün ardından İstanbul'a seyahat ve okul, arkadaşlar arası seyahatle, İzmir'e dönüş. 
Uzun bir listem var İzmir'e döndüğümde de asla sabit bir yerde kalamıyorum. Kaplumbağa misaliyim ben evim değil ama eşyalarım sırtımda yaşıyorum. 
Elimde bir valiz ya da küçük bir çanta koşturup duruyorum durmadan. İsyan etmiyorum. Sadece bazen çok yoruluyorum.
Yarın ehliyet sınavım var bu ara da. 
Benden şimdilik bu kadar. Kendinize çok iyi bakın. 
Baharın bir an önce gelmesi dileği ile...
PS: Bu arada yukarı da resimde ki yer Rumeli Feneri çok sevmiştik biz orayı :(

8 yorum:

  1. Allah hayırlısıyla sevdiğine kavuştursun, Ehliyet sınavınızda başarılar.

    YanıtlaSil
  2. Amiin İnşallah tüm bekleyenler hayırlısıyla kavuşur.Teşekkür ederim..

    YanıtlaSil
  3. Merhabalar bu sizi ilk ziyaretim ve böylesi bir ayrılığa denk geldim. Neyse ki kısa süreli bir ayrılık ama sizi anlıyorum bu 5 ay 5 asır gibi gelir insana ben de eşimle 17 yıldır hiç ayrılmadım.İnşallah da böyle bir zorunluluk yaşamayız .ALLAH KAVUŞTURSUN.

    YanıtlaSil
  4. Hoş geldiniz.. Ne mutlu size umarım hep beraber olursunuz. Teşekkür ederim :)

    YanıtlaSil
  5. merhaba allah kavuştursun sakın üzülme çok zor olucak tabi ki ama en azından kısa ve iyi bir yerde doğuda olmasından daha iyidir.dua et ferah tut ki herşey güzel bir şekilde geçsin bitsin :)hazırlıklarında koşturmalarında kolaylıklar diliyorum sevgiler:)

    YanıtlaSil
  6. Çok teşekkür ederim alışmaya,kendimi de alıştırmaya çalışıyorum. Dediğin gibi inşallah güzel bir şekilde geçip gider. Tekrar teşekkürler :)

    YanıtlaSil
  7. Yazını okudukça 4 ay önce yaşadıklarım düştü aklıma. Benzer duygular benzer hüzünler.
    Üzülüyosun ama bunları yaşayabildiğin için mutluda oluyosun.
    Sevdiğini beklemek hayallerin için umutlanmak güzel şey :)
    Hayırlısıyla tez vakitte kavuşursunuz inşallah.

    YanıtlaSil
  8. Çok haklısın bir hafta geçti bile zor ama geçip gidecek biliyorum. Amiin bekleyen herkes tez vakitte kauşur inşallah :)

    YanıtlaSil

az biraz sözü olanlar buyursun lütfen :)