30 Aralık 2014 Salı

Hamileliğimin İkinci Ayı

Evet inşallah doğurmadan hamilelik günlüğümü tamamlamak niyetindeyim☺️
Hamileliğimin ikinci ayı hakkında bilgi vermeden önce şu hamilelik kaç gün sürer, kaç ay sürer hangi haftalar arası kaç ay yapar konusuna bende değinmek istedim..
Doktorlara göre hamilelik son regl tarihinin başladığı ilk güne göre hesaplanıyor.. Bu nedenle de hamilelik 10 ay toplamda 42 hafta olarak hesaplanıyor.. Bu da 280 gün oluyormuş..
Ama etrafınızdaki hangi tecrübeli hamileye ayınızı Söyleseniz, ya da kaç aylık hamilesiniz sorularından sonra ortamda küçük çaplı bir Tartışma çıkar..
Neden; çünkü tecrübeliler hamileliğin 10 ay olduğunu kesinlikle kabul etmezler ve onlar hafta Hesabını değil 9ay 10 günlük Süreyi bilirler..
Bence de bu doğrudur..
Doktorların hamileliği son regl tarihinin ilk gününden itibaren hesaplamalarının sebebi de muhtemel hamile kalış tarihinin hesaplanmasının zor olmasıdır bana göre..
Bunlar tamamen benim tezlerimdir, çürütülebilir😁
Şimdi doktorların hafta hesabı yapmalarının neden de 4 haftanın bir ay olmaması vs.. Gibi şeyler..
Gene geliyoruz bir kısır döngüye..
Ben yaptığım araştırmalar sonucunda kafama en çok yatan listeyi sizinle paylaşayım sizde hangi haftalar arasının hangi aylar olduğunu hesap edin..
Birinci Ay; 1. ile 5. Haftalar
Ikinci Ay; 6. ile 9. Haftalar
Üçüncü Ay; 10.ile 13. Haftalar
Dördüncü Ay; 14.ile 17. Haftalar
Beşinci Ay; 18.ile 22. Haftalar
Altıncı Ay; 23. Ile 27. Haftalar
Yedinci Ay; 28 ile 31. Haftalar
Sekizinci ay; 32 ile 35. Haftalar
Dokuzuncu Ay; 36.ile 40 haftalar
Ve tam 9 ayı tamamladınız bir 10 gün kavramımız daha vae işte burda +2 hafta daha devreye girerek hamileliğin neden 42.haftaya kadar uzadığını açıklıyor bize..
Sen ne yaptın meryem yaa kafamızı iyice karıştırdın demeyin.. 
Bu hesap benim kafama en çok yatan hesap oldu..
Ilk ayın 5 hafta olmasının nedeni ise işte şu meşhur regl tarihinin ilk günü olayı..
Biz doğum günü Hesabı yaparken ya da çocuk doğduğunda bitirdiği ay için bir aylık oldu, iki aylık oldu diyoruz ya hamilelikte de süreç aynen öyle..
Bu hesaplamaya göre ben nerede oluyorum diye merak ediyorsanız, tam 27+2deyim 6.ayımı bitirmek üzereyim..
Şimdi de gelelim hamileliğimin ikinci ayına;
Bu ayda mide bulantılarım tüm şiddetiyle devam etti.. Yiyebildiğim tek şey domates,peynir,ekmekti..
Canım hiç bir şey istemiyordu..
Yediğim herşeyi çıkartıyordum zaten.. Ama yemeği ben yapmazsam birazdan olsa yiyebiliyordum ki o da sebze yemekleri..
Ben et,kıyma ve tavuktan tiksindim..
Ağzıma bile süremiyordum.. Bulantılarımın geçtiği dönemde önce et yemeye başladı. Sonra da biraz biraz tavuk ama hala kıymalı hiç bir şey yemek isteniyorum, özellikle köfte..
Kilo konusundaysa bir değişiklik yaşamadım mide bulantısı dönemimde 2kilo kadar verdim ama yemeyi tamamen kesmediğim için doktorum giden kilonun su ve kas olduğunu söyledi..
Bulantılarımı serumsuz, besin takviyesiz hallettim çok şükür.. Ama burda kayınvalidemin hakkını vermem lazım onun sayesinde bu Süreci çok iyi atlattım..
Sizlerde yakınınızda kim varsa ona gidin, Samimi bir komşunuz bile olabilir ona rica edin, yemek yapsın size, merak etmeyin hamilelere yardım etmek onlar için külfet değil, isteyerek yaptıkları birşey oluyor, mutlu oluyorlar..
Ikinci ayda bebeğin gelişiminde Yaşadığım bir sorun olmadı, çok hafif bir lekelenmem olmuştu ama Yerleşme kanaması denilen şeymiş..
Hamileliğimin ikinci ayında yaşadıklarımda böyleydi.. İnşallah isteyen herkese hayırlısıyla nasip olur..
Sormak istediğiniz bir şey olursa elimden geldiğince yardımcı olmak isterim..
Sevgiler..

24 Kasım 2014 Pazartesi

Hamileliğimin İlk Ayı

Herkese merhabalar,
Hamilelik günlüğü ilçe karşınızdayım:)
Biliyorsunuz yaklaşık iki ay önce bir hamilelik duyurusu yapmıştım.. O süreçte bilgisayarımın olmaması, benim aşırı bulantılı bir üç ay geçirmem derken devamı gelmedi..
Ama artık beşinci ayına girmiş bir gebe olarak size geçmiş sürecimden ve gelecek kaygılarımdan bahsedebilirim..
Hamileliğin ilk ayı sanırım küçük şoklar,inanamama, vücuttaki garip hisler ve son sürat yapılan araştırmalarla geçen garip bir ay.. Ben henüz üç haftalık hamileyken öğrendim oğlumun varlığını.. Aslında öncesinde de ilk andan beri hissetmiştim onu.. Nasıl olur demeyin.. Bende öyle demiştim ,sürekli araştırıyordum.. Belirtiler ne zaman ortaya çıkar?nasıl olur vs. Diye.. Ama net kaynakların hiç biri ilk haftadan hissedersiniz demiyor haberiniz olsun:D
Ramazan'ın ilk günleriydi, çok sevdiğim tulumba tatlısındaki yumurta kokusunu hissedip tiksinmem ve eşimin sahurda yediği salamın, onun ağzının içinde dönüşüne bile tahammül edemememle bende ki kuşkular iyice arttı.. Eşim sürekli dalga geçiyordu benimle, bende hamileyim diye:D 
Ama bir gün dayanadım ve ondan test istedim.. Günüm falan geçmiş değildi yaklaşık iki haftam vardı.. Deli olduğumu falan söyledi ama testi getirdi.. 
O testlerin üzerinde sabah ilk idrarla yapın yazıyor.. Ben akşamın bir vaktinde yaptım ve hayalet diye nitelendirilen bir çizgi gördüm.. Tabi eşim hemen bak gördün mü, hamile falan değilsin, kendi kendine kuruntu yapıyorsun dedi.. Ama hayır onu inandıramasamda ben orada belli belirsiz bir ikinci çizgi daha görüyordum.. 
Bu yazdıklarımdan,Çok hamile kalmak istediğimi, bunun için çok çabaladığımı falan çıkarmayın sakın.. Çünkü böyle bir şey yoktu.. Bebek bekleyen herkese daha erken olduğunu evliliğimizin üzerinden bir yıl geçmesi gerektiğini falan söylüyorum hep.. 
Sadece bu hamile olmama olan inancım,hislerimdeki kuvvetti..
Engelleyemiyordum bir türlü..
O testi yaptıktan üç gün sonra sabah kalkar kalkmaz ilk işim eczaneye gitmek oldu.. İki test aldım :D
Eve gelip ilkini yaptım ayan beyan ortada bir ikinci çizgim vardı.. Hem şok hemde garip bir biliyordum hissi oluştu..
Hemen diğerini de yaptım o da aynaydı.. Yeni doğum yapmış bir arkadaşıma yolladım hemen.. 
Tebrikler hamilesin.. Hemen bir kan testi yaptır dedi :D
Evimin arka sokağında hastane olduğu için çok şanslıyım bu arada..doktorum başka yerde olsa da başım sıkışsa oraya koşuyorum..
Şüphlenenler için söyleyeyim özel hastanelerde sadece gebelik testi için kayıt açtırabiliyorsunuz..
Kadın doğuma gitmenize gerek yok.. Acil doktoru sonuçlarınızı kontrol ediyor..
Iki saatin sonunda doktor üç haftalık hamilesin dedi..
Nasıl yani ben şimdi ne yapacağım demiştim adama :D
Sonrası eşe söyle, biraz bekle anne babaya söyle falan fasılları.. 
Ben Ramazan'da hamile kalmışım kesinleşene kadar son haftasına gelmiştik.. O zamana kadar oruç tutmuştum zaten ve kalanında da tuttum.. Hiç bir zararını görmedim..
Şimdi gelelim ilk ayım nasıl geçti sorusuna;
Yukarıda da söylediğim gibi bir kaç tiksinme dışında ilk haftalar hiç belirti olmuyor.. Tamamen sizin hissinize kalmış gerisi..
Ben üç haftalık olduğunu öğrenince hemen devlet hastanesinden randevu aldım.. Özellikle böyle yaptım çünkü çoğu özel, bebek kesede değil, kalp atışı bilemem ne diye ilk ayınızı kabusa çevirebiliyorlar..
Ama devlette de umduğumu bulamadım.. Doktor daha adetin yeni geçmiş hiç birşey belli olmaz böyle acele edilmez git şu kadar sonra geri gel deyince hem çok sinirlendim hemde çok üzüldüm..
Benim ilk hamileleğim biraz daha açıklayıcı olabilirdi.. Sonra insanlar neden özele gidiyor..
Ve bir hafta sonra özel hastaneye giderek keseyi gördüm..
Rutin sorular kilo mide bulantısı vs.. 
O zaman hiç bulantım yoktu..
Bayram tatili için izmire gitmeyi planlamıştık..arabaya 5haftalık hamileyken yolculuk yaptım..
tabi bunu da çok sordum araştırdım..
Tekrar doktora gitme sebebimde buydu aslında.. Doktor yolculuk yapabileceğimi , denize de girebileceğini söyledi..
Hamilelikte yolculuk ve deniz soruları soranlar için bilgi olsun..
Izmire gitmemizin ilk haftası mide bulantıları ile tanıştım.. Önce sadece sabahlarıydı..
Denize girmek çok iyi geliyordu..
Tatilimizin son günlerinde bütün güne yayılmaya başladı..
Korkunçtu.. Eve dönüşümüzde gözümü bile açamamıştım yolda..
Ve yaklaşık13.haftaya kadar süren mide bulantılı uzun günlere merhaba dedim..
Bir dahaki yazımda hamileliğimin ikinci ayı ile günlüğüme devam edeceğim.. 
Meraklılarına duyurulur..
Hepinize sevgiler..

17 Eylül 2014 Çarşamba

Benden Birkaç Haberle, Artık Döndüm..

Herkese merhabalar diye kuru bir giriş yapmak değil aslında niyetim ama cümlelerim yok ki..
Niye yoktun derseniz küçük bir mola vermek istedim sadece..
Şimdi buradayım..
Neler yaptım,  evliliğimizin üzerinden koca bir 11 ay geçti.. Hala arkama dönüp baktığımda nasıl geçti diye soruyorum hep..

Siz şimdi bunca zaman yazmadın da ne yaptın diyeceksiniz, aslında hiç bir şey yani zaman o kadar hızlı geçti ki ben nasıl oldu da Eylül ayına geldik anlayamadım..
Ama iyiyim.. Çok şükür çok iyiyim..
Bol koşturmalı bir yaz geçirdim.. ikinci adresim İzmir'e gittim bolca..

Etrafımda ki bütün arkadaşlarım evlenmeye başladı tek tek.. Onların mutluluklarına ortak oldum :)
Liseden, benim de şahidim olan, benim için günü birlik İzmir'den kalkıp gelen can arkadaşımın şahidi oldum :)
Bu arada yüzümü gösteriyorum artık :)
İlk olarak instagram da yaptım bunu affedin beni..
 Ayrıca,yazarken çok fazla tutuklaştığımı farkettim..
Uzun bir aranın hatırına verin lütfen.. Bundan sonra döndüm.. Buradayım.. Çünkü biliyorum beni bekleyen çok takipçim var..
Bu süreçte evimde olan eksikleri yavaş yavaş tamamlamaya devam ettim..
Ayakkabılığımızın son hali.. Artık uzunca bir süre değiştirmem diye düşünüyorum..
Bu süreçte instagram da hep vardım.. Beni oradan daha sık takip etmek isterseniz gelin lütfen..
Bir de yaklaşık 12 haftadır içimde bir fındık taşıyorum :)
Dualarınızı bekliyorum.. herkesin hakkında her şeyin hayırlısını dua ediyorum hep..Bizim içinde sürpriz oldu.. azıcık uzak kalmamın sebeplerinden biri de buydu.. 5-9 hafta arası çok zor bir süreç geçirdim.. Şimdi çok şükür daha iyiyim.. Şimdilik benden haberler bu kadar.. Umarım yokluğumu affettirmeye yeter bu haberlerim..
Ayrıca küçük bir hatırlatma daha;
Servisleri soranlar ikisehirbirmeryem@gmail.com adresine mail atabilirsiniz.. Geldiler




12 Haziran 2014 Perşembe

Ben Geldim :) Tantitoni Çaydanlık..

Merhaba,
Çok uzun bir ara oldu bu biliyorum ve çok kötü bir blogger da olduğumu da biliyorum.. Belki de bir çoğunuz gün aşırı açıp baktınız yeni bir şey yazdım mı diye, ama ben oldukça sorumsuz davrandım..
Bu konuyu fazla uzatmıyorum inşallah bundan sonra arayı daha kısa tutacağım inşallah :)
Kaldığımız yerden devam edelim istiyorum...
Evlenmeden önce çeyizime almak istediğim ancak fiyatından dolay hep durduğum Tantitoni'nin şu gördüğünüz şeker çaydanlığını çok istiyordum..

Daha sonra ev işi kesinleşince evin sıfır olması, düğün tarihimiz nedeniyle kırmızı beyaz olan mutfak dolaplarını değiştirmedik..  Kırmızı dolaplara alışmam biraz zaman oldu ama zamanla sevdim..
Daha sonra da bu pembiş sevdamdan vaz geçtim.. Hazırlıkta olanlara en büyük tavsiyelerimden biri göz önünde olan eşyalar almadan önce evinizin belli olmasını bekleyin.. Yoksa mutfak eşyalarınız pembe, dolaplarınız kırmızı, ya da çok alakasız bir renk olur saçma sapan bir eviniz olabilir.. O nedenle özellikle dolap dışında sergilemek istediğiniz eşyalarınızı alırken acele etmeyin.. Bekleyin biraz, eviniz belli olsun..
Tabi benim bu çaydanlığa olan aşkım bitti mi? Hayır :)
Pembesi olmazsa beyazı diye tutturmaya başladım.. 14 şubatta eşimin bu güzelliği bana hediye etmesiyle kavuştuk :) 



Bitti sandınız değil mi ? :)
Tabi ki bitmedi.. Bu güzelliği  instagram da paylaştıktan sonra çaydanlığımın üst kısmı çok ufak bir çarpmayla kırıldı :(

Üst kısmı satılıyordu 23 liraya yenisini aldık..
Ama bir ay kadar sonra yine kırıldı.. Bu kez Tantitoni de indirim olmasına rağmen fiyatı 32 liraydı sanıyorum tam hatırlayamıyorum..
ve üçüncü üst ile yıkamaya bile korkarak bakışıyoruz arada..
Haaa ayrıca niye ig de paylaştıktan sonra kırıldı diyrum çünkü yine orada çokça sorulan tantitoni bitki presim de kırıldı :D onun da ikincisini aldık..
Ya bunu camı çok ince ya da bende bir problem var :)
Alacak olanlar ve almış olanlar aman dikkat edin..
Diğer bir eleştirim de şu, kapağındaki vida yeri hemen paslanıyor.. Yani sonuçta arada sırada da olsa bu şeyin yıkanmaya ihtiyacı var ama yok hemen paslanıyor..
 Ve ayrıca Tantitoniye son bir eleştiri, Vialand'da ki çalışanları çok suratsız, bir soruya zorla cevap veriyorlar..
Yinede bu çaydanlığın bende olması mutluluk sebebi :)
Şimdilik benden bu kadar kendinize çok iyi bakın hepinize hayırlı kandiller..

31 Mart 2014 Pazartesi

Ben Geldim.. Perde Seçimlerim..

Biliyorum beni bekleyen onca takipçim var.. Ara verdiğim bu iki ay içinde hemen hemen her gün açıp baktılar bir şey yazacakmıyım diye.. 
Yazmamamın belli bir sebebi yok aslında.. Bilgisayarım bozuldu.. Arkasından telefonum bozuldu derken bir tembellik sardı.. Bu zamana kadar geldim.. 
Şimdi sizlere bir ses vermek istedim.. 
Biliyorum buraların eski tadı yok artık.. Biliyorum, kimsenin içinden gelmiyor pek bir şeyler yazmak ama kendimi zorlayacağım.. Çeyiz hazırlığı yapan bana mailler atan güzel takipçilerim için :)
Nere de kalmıştık?
En son ankastreleri seçtik.. Sevgili http://www.balkopugutasarim.com/ Gizem'in isteği ile perde postu olsun istedim.. 
Onun isteğine biraz geç cevap veriyorum eminim o perdelerini seçmiştir ama seçmeyenler için fikir oluşturur umarım..
Daha önce geçen sene perdelerde ilgili bir post yapmıştım.. İzmir'de bir perdeci bana oldukça fazla bir fiyat çıkarmıştı.. Bizde İstanbul'dan almaya karar vermiştik.. O sürecimiz baya bir zor oldu.. 
Bir sürü perdeci dolaştık.. Eminönünü talan ettik ancak hoşuma giden bir perde bulamadım.. 
Perde gezilerimden şunu anladım, Taç satış noktalarında bile her birinde birbirinden farklı perdeler satılıyor.. Markalar ayrılıyor.. 
Ben İzmir'deki o percecideki perde kumaşı gibi güzel hiç bir yerde kumaş göremedim.. 
Uzun lafın kısası bizim perde arayışımız Linens'de bitti..
Geçen yaz Ağustos ayında seçtik perdeleri.. O dönemde indirimde vardı.. Çoğu tülde %50 indirim vardı..
Çok karlı bir alışveriş oldu bizim için.. 
Hemde içime sinen tülleri aldım..
Ben güneşlik olarak store tercih etmedim.. 
Ya da o perdelerin büzgülü büzgülü olmasını istemedim.. 
Salonuma fon beğenemediğim için onu sonraya bıraktım.. Hoş hala bir şey beğenebilmiş değilim ya :) 
İşte ilk olarak oturma odası tüllerim;
Tüllerim Linens'den fonlar ise tesadüf eseri English Home'dan.. Tamamen tesadüf oldu dediğim gibi, Eminönünde Linens ve English Home yan yana, tülleri seçtik çıktığımızda English Home vitrinindeki fonları farkettim.. 
Onlar için ölçüm bile yok net bir şekilde karambole aldık.. Oradaki mağaza çalışanları çok tatlı.. Çok yardımcı olmuşlardı..
Fonlarımı bu renk tercih etmemin en büyük sebebi koltuklarımla uyumlu olması.. 

Bu da yakından çekilmiş hali..
Yatak odasına gelince;
Yatak odası mobilyalarım beyaz, orada renkli tül kullanmak istedim bu neden pudra rengi tercih ettim. 
Yatak odamda fon tercih etmedim.. Oradaki camım biraz küçük olduğu için odayı boğmak istemedim.. 
Ama ilerde beğendiğim bir fon görürsem alabilirim.. 
Salonumun tülleri ise;



Bu şekilde.. Evimi çok net bir şekilde göstermek istemiyorum.. Bu yüzden fotoğraflar çok net değil.. 
Oturma odamın görüntüsü biraz daha net, çünkü bu fotoyu instagrama koyduktan sonra, koltuğum birazı nasıl olduğunu anlayamadığım bir şekilde çamaşır suyu oldu..
Bu şekilde onun nazarı çıktı sanıyorum :D 
Son olarak mutfak tülüm ise;

Bu şekilde.. Bu fotoları çektiğim sırada İstanbul'da hava oldukça karanlıktı.. Tülüm beyaz.. Yine düz tercih ettim..
Çocuk odasına tül almadım.. Orada sadece güneşlik var.. O odaya boş yere masraf yapmak istemedim..
Tüllerin hepsini Linens'den aldık.. Çok da uygun fiyata.. Evine perde almayı düşünenler oraya kesinlikle baksınlar çok fazla ve kaliteli seçenekler var..
İşte evle ilgili bir diğer tercihim de böyleydi.. 
Umarım yardımcı olabilmişimdir.. 
Arayı bir daha bu kadar uzatmamayı dileyerek hepinize sevgilerimi gönderiyorum..